Kuranda tövbe etmekle ilgili 68 ayet var. Bunlardan birini ve bir de hadis yazacağım.
5:39 - Kim yaptığı haksızlıktan sonra tövbe eder, halini düzeltirse, şüphesiz Allah, onun tövbesini kabul eder. Çünkü Allah bağışlayan, merhamet edendir.
Hadis No:4129 Ravi: Ebu Eyyub: Tanım: Resulullah (sav) buyurdular ki: "Eğer siz hiç günah işlemeseydiniz, Allah Teala hazretleri sizi helak eder ve yerinize, günah işleyecek (fakat tövbeleri sebebiyle) mağfiret edeceği kimseler yaratırdı." Kaynak:Kütüb-i Sitte.
İnsanlar bu ayet ve hadisleri okuyorlar. Demek ki benim günah işleme ve tövbe hakkım var diye düşünmekteler. Bir milletvekili: "Benim günah işleme özgürlüğüm var." Diğer bir millet vekili de "Hele seçimi geçelim, gerekirse tövbe ederiz." demişti.
Yaşar Nuri Öztürk der ki: "Türkiye'de 100 bin cami ve bu camilerde görev yapan bir o kadar da din görevlisi var. Devlet bütçesinden din hizmetleri için yıllık 2 katrilyon (Bu sene 11.5 katrilyon) lira da para harcanıyor. Ülkemiz ahlaksızlık, yolsuzluk, sahtekarlık, yalancılık, dolandırıcılıkta dünyada ilk 10 içerisinde! Bunda bir tuhaflık yok mu?"
Evet. Bir tuhaflık var. İşte bu tuhaflığın kendimce nedenlerini ortaya koymaya çalışacağım. Maalesef okuyan bir toplum değiliz. Bazı şeyleri sorgulayalım ki gerçek ortaya çıksın.
Hoca Ahmet Yesevi'ye sormuşlar: Müslüman mısın? Elhamdülillah Türküm ve Müslümanım." Ama biz dinini soruyoruz. Der ki:" Din seçim, Türklük kaderdir." Türkler İslam'ı kabul etmeden önce dinleri yok muydu? Vardı: "Gök Tanrı Dini." Tarihin eski bir döneminde Araplarla yollarımız kesişmiş ve atalarımız o dönemin koşulları gereği İslam'ı kabul etmişler. Almanya'da doğsan Hıristiyan, İsrail'de doğsan Yahudi olacaktın. Aynı Sünni bir evde veya Alevi bir evde doğduğun gibi. Tıpkı Hıristiyan Katolik-Protestan mezhepleri gibi.
Batılıların dini yok mu? Onların Allah'ı yok mu? Onlarda her şey düzgün giderken bizde niye böyle oluyor? Çünkü onlar dini ne çıkara ne de siyasete alet etmekteler. Onlara göre din Allah ile kul arasında bir inanç ve ibadet olayıdır. Allah bana akıl vermiş. Ben o aklı kullanacağım demekteler. Akıllarını kullanmışlar ve çağı yakalamışlar.
Müslüman ülkelerinde ise tam tersi. Din siyasete ve çıkara alet ediliyor. Allah'la yatıp Allah'la kalkıyor. Ama hep işine geleni kullanıyor. Bu ayet ve hadisleri okudukları zaman kul hakkı, adalet, doğruluk gibi dindeki güzellikleri görmez. Neyi görüyor? Günah işleme ve tövbe etmeyi görüyor. Ben her haltı işlerim ama ibadet edersem Allah beni af eder. Böyle düşünen kötü bir insandır. Eğer seni kötülük yapmaktan Allah korkusu alıkoyuyorsa sen zaten kötü bir insansın. İslam ülkelerindeki anlayış aynen bu. Allah bana akıl vermiş ve ben o akılı kullanayım demiyor.
Hangi İslam ülkesine bakarsanız bakın her alanda geri kalmışlık ve cehalet var. Bu yüzden de çağı yakalayamıyorlar. Bir tane kalkınmış huzurlu bir İslam ülkesi örneği veremezsiniz. Buradan da anlaşılıyor ki bu ülkelerde yanlış giden şeyler var. Biz de ülke olarak Araplaştıkça bizde de aynı şeyler olmaya başladı. Ben Türküm diyemiyor. Atalarına ağza alınmayacak hakaretler yapıyorlar. Tek sevindiğim husus ise ülkemizde böyle düşünen şeriatçı kesimin azınlıkta oluşudur.
Toplum dine yöneldikçe ahlaksızlık artıyor. Demek ki bu bir tesadüf değil. Bu ahlaksızlık hangi kaynaklardan besleniyor? Cehalet ve geri kalmışlık. Peki bunu önlemenin yolu yok mu? Var. Eğitim ve kalkınma. Yani cehaleti ortadan kaldırmadan, ülkenin kalkınması sağlanmadan bunu yok etmek mümkün değil. Atatürk'ün şu sözünü yazmadan geçmek haksızlık olur: "Cehalet yenilmesi gereken en büyük düşmandır." Ülkemizin en temel sorunlarının başında ise cehalet gelmektedir. Bunu ortadan kaldırmadan çağı yakalamak asla mümkün değildir. Yani sonuç olarak Müslüman ülkelerindeki bu ahlaksızlık ve kötülük cehaletten ve geri kalmışlıktan kaynaklanmaktadır.
Her ne kadar kesintiye uğruyorsa da iyi ki hak, hukuk, adalet var. İyi ki bunların uygulanmasını sağlayan kurumlar var. Eğer bunlar olmasaydı herkesin yaptığı yanına kar kalırdı. "İşte ben yaptım. Allah af etsin." "Günahım varsa tövbe ederim" demekle olmuyor. Öyle yağma yok. Suçu olan er geç hesap verecektir. Öyle de umuyorum ki bir gün hesap vereceklerdir.
Mirabeou:"Adalet topaldır, ağır ağır yürür, fakat gideceği yere er geç varır."
DİN SEÇİM, TÜRKLÜK KADERDİR için “0 yorum” bulunmaktadır.