ÖN YARGI



Malatya'da Alevi vatandaşlarımızın evlerine işaret konulunca hemen aklıma bu ön yargı geldi. Şüphesiz bu ülkenin ezici bir çoğunluğunun bu olayı tasvip etmeyeceğini biliyorum. 

Geçmişte çok büyük acılar yaşadık. Sağcısıyla, solcusuyla, dindarıyla ülke olarak bundan ders aldığımız bir gerçektir. Ve bu ülkenin de bir daha böyle bir oyuna geleceğini düşünmüyorum. Tıpkı her türlü kışkırtmalara rağmen bu zor bir dönemde oyuna gelmediğimiz gibi. Siz felaket çığırtkanlarına aldırmayın ve sağ duyunuzu kaybetmeyin. Gerisi kendiliğinden gelir.

Ön yargı bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olanların tutumudur. Yani kısacası buna cehalet denir. İşte en tehlikeli insan tipi de budur. Malatya olayını gerçekleştirenler bu tiplerdir. Bu olayı böyle değerlendirmek gerekir.

Ön yargı, bir kişi ya da olaya ilişkin yeterli bir bilgi edinmeden, önceden, peşin bir karara varmış olma durumudur. Aslında büyük bir sorun olan ön yargı kavramı, birçok kişinin farkında olmadan yaptığı hatalardan bir tanesidir. Ön yargı her konuda; cinsellik, sosyal bilim, tarih, din vb. bir çok konuda oluşabilir. Bir fikri ya da bakış açısını koşulsuz şartsız kabul edip savunmaya da ön yargı denir. Ön yargı aynı zamanda kendine koyduğun engellerdir. Örneğin: "Bu konu çok zor kesin yapamam. Ben zaten matematiği sevmiyorum, kesin zorlanacağım." Bunların hepsi ön yargıdır. Daha konuyu bilmiyorsun matematik çözemem diyorsun.

Ön yargı yaşama kirli bir camdan bakıp, her şeyi kirli görmek gibi bir şeydir. Halbuki o camdaki kiri silse dışarısını görür ve fikrini değiştirir. Yıllardır Alevi kesime akla hayale gelmeyecek iftiralar attılar. Ama Alevi bir insanı tanıyanlar ise bunun böyle olmadığını gördüler. Onların da kendilerine özgü bir kültürlerinin olduğunu ve her şeyden önce kendileri gibi bir insan olduğunu anladılar. Yani ön yargılarını yıktılar. Barış ve kardeşlik içinde yaşamanın yolunun saygı ve sevgiye dayandığının bilincine vardılar.

Peki siz hiç ön yargılarınızı yıktınız mı? Bunu yıkmak için de olayın üstüne hiç gittiniz mi? Olayın üstüne gitmediğin zaman o olay işte öylece kalıyor. Kalınca da kötü bir insan oluyorsun. Empati duygun yok oluyor ve sen acımasız, çıkarcı biri oluyorsun. Size aykırı gelebilecek bir örnek vereceğim. Bir eş cinseli düşünün. Genellikle onlara kötü bir gözle bakılır. Peki kaçınız o kişilerle arkadaş oldunuz? Hanginiz kendinizi onların yerine koydunuz? Eş cinsellik onların tercihi miydi? Onlar eş cinsel olmak ister miydi? Şuna emin olun ki hiç biri istemezdi. Ama doğuştan gelen bir durum. İşte böyle düşündüğün zaman onlar hakkındaki ön yargını yıkmış olursun. Onların da senin benim gibi bir insan olduğunu ve onları öylece kabul etmemiz gerektiğini anlarsın. Böyle düşününce onları dışlamamış ve topluma kazandırmış oluyorsun.

Einstein demiş ki:" Yaşamı değiştirmek için önce insanın kendisini değiştirmesi gerekir. Bu değişim ise ön yargıları terk etmekle olur." Bunun için de önce okuyacaksın. Sonra düşünüp sorgulayacaksın. Sağdan soldan kulaktan duyma bilginle kimseyi yargılama. İşte o senin ön yargın olur. Çünkü bilmiyorsun. Bilmediğin bir konuda da ahkam kesme.

Kısaca sen sen ol, ön yargıyla hiçbir şeye yaklaşma. Tanıdıktan ve bildikten sonra bir karar ver. Tanıman ve bilmen için de düşün, araştır, oku, neden-sonuç ilişkisi kur. Ön yargını böyle aşmış olursun. Değişimini ancak böyle sağlarsın. 


ÖN YARGI için “0 yorum” bulunmaktadır.